Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Tolga Atakan, Covid-19 salgını nedeniyle hizmet vermeyi durduran dairelerin Sağlık Bakanlığı uzmanlarınca denetlenip onların koyduğu kurallar çerçevesinde açılabileceğini, hiçbir bakanlığın söz konusu uzmanların vereceği görüş dışında bir adım atamayacağını söyledi.
Bayındırlık ve Ulaştırma bakanlı Atakan, bugün BRT’de katıldığı #burasıönemli programında yeni tip koronavirüsün neden olduğu salgının, toplumu bazı alışkanlarını değiştirmeye ve yeni şartlara adapte olmaya zorladığını, bu nedenle vatandaşın mükellefiyetlerini evlerinden çıkmadan yerine getirmeleri için bazı çalışmalar yaptıklarını ifade etti.
“Mükellefiyetlerin aksamaması konusunda yarın sabah hayata geçecek olan bir uygulama var. Nisan ve Mayıs seyrüsefer mükellefiyeti olan vatandaşlarımız, on-line (internet üzerinden) işlem yapmaları durumunda yüzde 10’luk indirimden faydalanabilecek” diyen Bakan Atakan, araç sahiplerine cep telefonu, tablet, dizüstü veya masaüstü bilgisayar ile işlem yapma kolaylığı getirirken, bunu teşvik etmek için yüzde 10’luk indirim uygulanacağını kaydetti.
Online işlem yaparken herhangi bir sıkıntı yaşayanların yine yarın sabah 10.00’dan itibaren hafta içi mesai saatleri dahilinde 1300 numaralı Araç kayıt Destek Hattı’na ulaşıp, görevlilerin yönlendirmesiyle mükellefiyetlerini yerine getirebileceklerini anlatan Atakan, “Bakanlığımızın internet sitesi www.bub.gov.ct.tr ana sayfanın alt kısmında “AKOS Araç Kayıt Harç Ödemeleri” bağlantısına tıkladıktan sonra plaka, kimlik numarası ve koçan kayıt tarihini girerek işlem yapılabilecek” dedi.
Bakan Atakan, bakanlığa bağlı herhangi bir birimin faaliyete geçmesi, kamuda olduğu gibi özel sektörde de iş yerlerinin açılmasının Sağlık Bakanlığı’nın gözetimi ve koyduğu kurallar çerçevesinde olabileceğini belirtti.
“İş yerlerinin yeniden açılması konusunda oluşturulan uzman grubun görüşü doğrultusunda hareket edilecek. Kimse kafasına göre hareket edemeyecek” diyen Atakan, “Dün gece çıkan vakalar, hangi sektörlerin açılabileceği konusundaki kararı belki de bir hafta erteleyecek ancak yarın Bakanlar Kurulunda bu konuyu ele alacağız. Sağlık Bakanlığı’nın raporu bize ‘(kapanmanın) bir hafta daha uzatılması uygundur’ derse bir hafta daha uzatılacak. Ekonominin çarklarının dönmesi için bazı sektörlerin açılması ele alınırken de Sağlık Bakanlığı görüşüne göre hareket edilecek. Bu konuda tabiri caizse ‘patron’, Sağlık Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı uzmanlarıdır” ifadelerini kullandı.
Bakan Atakan, Türkiye ve KKTC’nin 2018’den süregelen, dövize bağlı bir ekonomik kriz içerisinde olduğunu, ancak bugün küresel bir kriz yaşandığını belirterek şunları söyledi:
“Yeni dönemi içimize sindirmek zorundayız. Bir seçme şansımız olmayacak. Tabi ki önceliğimiz sağlık, dünyada öncelik pandemiyi yenebilmek ancak bunun akabinde yeni bir düzene everileceğiz. Likidite anlamında yaşanacak sıkıntılar olacak. İster istemez bu global kriz bir parçası olacağız. Buna hazırlanmamız lazım. Hiç bir şey eskisi gibi olmayacak ama bu bir felaket tellallığı değil, kendimizi buna adapte etmek zorundayız.”
1974’ten sonra Kıbrıs Türk Halkının bazı özelliklerini kaybettiğini, üretimden kopup rahat yaşamaya alıştığını belirten Atakan, “Kolektif hareket etmeye ve üreten bir toplum olmaya dönmemiz lazım. Bu bütün dünyada böyle olacak. Tarım üretiminin önemi nedeniyle tekrar üreten bir yapıya dönmemiz lazım çünkü böyle gitmeyeceği belli olmuştur” dedi.
“Hükümetin paketi belli eleştirilere neden oldu ama bilinmelidir ki elimizdeki kaynaklara göre hazırlanmış bir pakettir. Türkiye ile yapılan istişareler sonucu bir kaynak gelirse paketin kapsamı arttırılabilir” diyen Tolga Atakan, sağlık noktasında ciddi bir savaş sürdüğünü, bunun için Sağlık Bakanlığı’na 30 milyon TL aktarıldığını, vantilatör ve ilaç alımı nedeniyle elimizdeki kaynağın bir bölümünü buna aktarmak zorunda kalındığını, salgının seyrine bağlı olarak harcamaların ayarlanabileceğini ifade etti.
Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Atakan, ülkenin normalleşmesi ile ilgili bir öngörüde bulunup tarih vermenin çok zor olduğunu, toplum olarak ekonomik ve gelecek kaygısı yaşandığını ve karamsarlığa neden olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Hükümet olarak üç senaryo üzerinden çalışma yaptık. İyi senaryoda haziran başından itibaren bazı şeylerin hayata geçirilebileceğidir. Orta senaryoda ekimde, korkunç senaryo ise 2020’nin tamamının bu şekilde geçirebileceğimizdir.
Dün akşam çıkan vakalar bizi bugün farklı bir noktaya getirdi. Başka vakaların çıkması normalleşmeyi ötelememize neden olacak. Tekrardan iyi senaryoya dönme ihtimali de var. Benim öngörüm alınan kararların mayıs ortasına kadar devam edeceğidir.”
Diğer yandan pandemi hastanesinin bir ihtiyaç olduğunu, yasalar çerçevesinde farklı alternatiflerin değerlendirildiğini belirten Bakan Atakan, “Kolektif hareket edebilmenin önemli olduğu bir dönemde toplumun çeşitli katmanlarının ellerini taşın altına koyarak dayanışma örneği ile bunu hayata getirebilirsek ne mutlu bize” ifadelerini kullandı.
Atakan, “Bu süreç içerisinde birbirimizle dayanışarak ayakta kalabileceğiz. Evde kalmaya devam edelim. Önümüzde, bu güzel havalardan yararlanabileceğimiz uzun günler var. Hijyen kurallarına ve sosyal mesafeyi korumaya özen gösterelim. Ne kadar çok önlem alırsak bu salgından o kadar az etkileneceğiz” diyerek sözlerini tamamladı.